Milli gelir rakamlarının neyi ölçtüğünü değil, neyi ölçmediğini konuştuğumuz bir dönemdeyiz. Eşitsizlik krizi, yalnızca gelir dağılımındaki eşitsizlikle ifade edilemeyecek bir kriz. Bu krizi nasıl tanımladığımız kadar, eşitsizlik sorunu ile nasıl başa çıkacağımız da tartışılan bir başka konu. Bu noktada üyelerine eşit oy hakkı tanıyan, insan ve değer odaklı kooperatifler devreye giriyorlar.
Serbest Meslek Sahibi Kadınlar Kooperatifi (SEWA) on yıllardır sürdürdüğü istikrar ve iki milyondan fazla kadının hayatında yarattığı değişim ile üzerinde konuşulmayı hak eden bir örnek. Temelleri 1920’lere kadar giden köklü bir birliktelik söz konusu. 1920 yılında kurulan ve Hindistan’nın en eski ve büyük Tekstil Çalışma Derneği, bir kadın sendikacı olan Anasuya Sarabhai önderliğinde 1954 yılında Tekstil İşçileri Sendikası’na (TLA) dönüşüyor. Sendika için ilham kaynağı ise 1917’de tekstil işçileri grevine önderlik eden ve daha önemlisi Hindistan’ın tarihini kökten değiştiren Mahatma Gandhi’den geliyor. Gandhi’nin üretim ilişkilerine bakışı, yerel ve ulusal devlet politikaları ile Sarabhai’nin feminizmi günümüzde kadınların bir arada daha güçlü oldukları bir kooperatifin temellerini oluşturuyor.
Aslında kadınların sesleri ilk olarak 1970’lerde karşılaştıkları sömürüye itiraz etmeleri ile yükseliyor. Ahmedabad’da kumaş pazarında araba çekerek ve başlarının üzerinde bir çatı olmadan, sokaklarda yaşayan kadınlar, tüccarlar ile bir toplantı yapıyorlar. Bu toplantı Ela Bhatt tarafından yerel bir gazetede makale olarak yayınlanıyor. Her ne kadar kumaş tüccarları, aleyhlerinde ortaya atılan iddiaları reddederek bir karşı haber yayınlasalar da kadınlar bu tabloda görünür hale geliyorlar. Bu toplantı ve onu takip eden bütün adımlar sonrasında Aralık 1971’de Serbest Çalışan Kadınlar Birliği (SEWA) doğmuş oluyor.
SEWA’nın üyeleri, garantili işlerde çalışan, aylık kazançları belli ve sosyal güvenlikleri ödenen kadınlar değiller. Aksine hayatta kalabilmek ve geçimlerini sürdürülebilmek için kendi emeklerinden başka hiçbir tasarrufu olmayan, fakir, eğitimsiz ve savunmasız kadınlar. 1970’li yıllardan, keskin sosyal sınıflar arasında, yoksulluk ve eşitsizlikle başa çıkmaya çalışan kadınlardan söz ediyoruz.Bu kadınlar kooperatif çatısında bir araya gelene kadar da örgütsüz ve görünmeyen kadınlardı.
Birleştirici Bir Güce İhtiyaç Vardı…
Birlik tarafından pek çok kooperatif başta pazarlama, kooperatiflerin yönetim kapasitesinin geliştirilmesi ve hükümet politikalarına müdahil olma gibi konularda desteklendiler. Nisan 1992’de Birliğin ilk toplantısına farklı alanlarda faaliyet gösteren kooperatiflerden 900 kadın katıldı. 31 Aralık 1992’de ise Hindistan’ın ilk Kadın Federasyonu – Gujarat Eyaleti Kadın SEWA Kooperatif Federasyonu Limited’i kuruldu. 1996 yılında, Federasyon Hindistan Ulusal Kooperatif Birliği’ne üye oldu.
SEWA Federasyonu, kadınların işletmelerinin en az diğer şirketler kadar verimli yönetilmesini sağlayarak, rekabet edebilecekleri bir ortam öngörüyor. Kadınlara düşük maliyetli, kaliteli danışmanlık hizmetleri sunan bir hizmet sağlayıcı olma misyonunu üstlenmiş durumda. Eğitimler, toplantılar, atölye çalışmaları, etkinlikler, tanıtım ziyaretleri vb. çok sayıda hizmet kadınlar için veriliyor.
SEWA, kadınların ticarete aktif katılımını sağlama ve aracıları ortadan kaldırarak üretici ve tüketiciler arasında doğrudan bir ilişki kurmalarını destekleme fonksiyonunu da üstleniyor. Kooperatif çatısı altında kadınlar, politika yapıcılara daha kolay erişebiliyor ve sorunlarını yüksek sesle dillendirebiliyorlar. Kooperatif kadınlara muhasebe, denetim, pazarlama, planlama vb. gibi alanlarda beceri kazandırma konusunda da eğitimler sağlıyor. Bu noktada kadınların bilgi ve teknolojiye erişimini de destekleniyor. Özellikle son 40 yılda kardeş kuruluşlar ile birlikte çalışarak, yoksulluğa karşı bütünleşik hareket etmenin en etkili yöntem olduğunu ortaya koydular.
Altı Farklı Alanda Faaliyet Gösteren Kooperatifler
SEWA’nın bünyesinde altı farklı kategoride faaliyet gösteren kooperatifler bulunuyor. Hindistan’da hayvancılık önemli geçim kaynaklarından biri durumunda. Bu nedenle SEWA kırsal bölgelerden başlayarak 1978’den bu yana Hayvancılık Kooperatiflerine destek olmaya devam ediyor. Günümüzde SEWA bünyesinde 65 kadın süt kooperatifi mevcut.
Geleneksel el sanatları üretimine dayalı ürünler için 12 kooperatif bulunuyor. Bu kooperatifler özellikle üretici kadınların, pazar ile aralarındaki boşluğu kapatmaya yardımcı oluyorlar. Hammaddenin temin edilmesi ve nihai ürünlere uygun pazarlar bulunmasının yanı sıra kadınların en ideal kazancı elde etmeleri için çalışıyorlar.
Kadınlar tuz ve taş ocağı gibi arazi temelli üretimlerde de aktifler. Taş işçileri, tuz işçileri, ağaç dikimi, fidanlık işletmeleri gibi farklı iş dallarından kadınların üretim yaptıkları 7 arazi temelli kooperatif bulunuyor. Federasyon bünyesinde balık ve sebze başta olmak üzere mal ticareti yapan 5 ticaret kooperatifi de yer alıyor. Yine hizmet kooperatifleri kapsamında sağlık hizmetleri, evde bakım hizmetleri, çocuk bakım hizmetleri, yemek, temizlik gibi alanlarda faaliyet gösteriyor kadınlar. Ancak bunlarla da sınırlı değil. Listeye inşaat işçiliği, ebelik, kâğıt toplayıcılığını da eklemek gerekiyor.
“The Shri Mahila SEWA Sahahkari Bank Ltd” adı altında “kendimize ait bir banka” sloganı ile karşımıza çıkan kredi kooperatifleri ise bir başka kategori. Banka, serbest çalışan kadınlar için kısa ve uzun vadeli tasarruf seçenekleri, emeklilik planları, krediler ve sigorta ürünleri, finansal danışmanlık gibi çeşitli hizmetler sunuyor. Ayrıca üyelerine finansal okuryazarlık ve finansal farkındalığı arttırma eğitimleri de veriliyor. 2010 yılı sonu itibariyle bankada mevduata sahip kadın sayısı 89.000’nin üzerinde. Yine 2006 yılında gecekondu bölgelerinde faaliyet göstermek üzere iki adet kredi kooperatifi faaliyete geçmiş durumda. Toplamda üç adet banka ve kredi kooperatifi ile kadınlar yollarında emin adımlarla yürümeye devam ediyorlar.
Darısı başımıza demek geldi içimden. Kendi dinamikleri içinde gelişen yapılara ne çok ihtiyacımız var aslında.