Dr. R. Trebor Scholz bir araştırmacı, yazar ve adil ve sürdürülebilir dijital emek uygulamalarının savunucusudur. New York’taki The New School’un Platform Kooperatifçiliği Konsorsiyumu (Platform Cooperativism Consortium, PCC)’nda profesör ve kurucu müdür olarak görev yapmakta ve aynı zamanda The New School bünyesinde bir araştırma enstitüsü yönetmektedir. Platform kooperatifleri olarak bilinen, işçilere ait ve demokratik olarak yönetilen çevrimiçi platformların oluşturulmasına yönelik modelleri geliştirmek ve teşvik etmek için çalışmaktadır. Açık Toplum Vakıfları, Berggruen Enstitüsü ve Mondragon Üniversitesi’nde araştırmacı olarak çalışmış olup Harvard Üniversitesi Berkman Klein İnternet ve Toplum Merkezi’nde öğretim üyesidir.
‘Kooperatif ilkeleri dijital ekonomiyi derinden dönüştürme potansiyeline sahipken, kooperatifler de dijital dönüşümle birlikte kaçınılmaz olarak değişime uğramaktadır.’
Platform kooperatif hareketine ilk olarak nasıl dahil oldunuz?
Altı yıl önce The New School’da Platform Kooperatifçiliği Konsorsiyumu (PCC)’nu kurdum ve 2019 yılında özel bir araştırma enstitüsü ile kapsamını genişlettim. Bugüne kadar 33 araştırmacıyla çalıştık, sekiz ülkede politika girişimlerini destekledik ve kapsamlı araştırmalar yürüttük.
Dokuz yıl önce ortaya attığım “platform kooperatifçiliği”, net kriterler ortaya koyan, geleneksel kooperatifler ve sendikalarla yakın bir işbirliğini teşvik eden, kendine özgü bir uygulama ve araştırma alanı haline geldi. Platform kooperatif hareketine katılışım, kooperatif ilkelerini dijital ekonomiye uyarlama düşüncesi ve denemesiyle başladı; kooperatiflerle çalıştım, değerlerine sadık kalarak dijital dönüşümlerini gerçekleştirmelerine rehberlik ettim. Nathan Schneider, Micah Sifry, Neal Gorenflo ve diğer birçok kişiyle yaptığım çalışmalar benim için çok değerli oldu ve hareketin ilerlemesini hızlandırdı.
Başlangıçtan bu yana, felsefe açıktı: Teknoloji tek başına sosyal sorunları çözemez, iş biçimleri yerine insanlar açısından sonuçlara öncelik vermek; toplumsal değişim adına gelir eşitsizliğine odaklanmayı, iklim felaketine karşı harekete geçmeyi, sağlık hizmetlerini iyileştirmeyi, katılımcı tasarımları teşvik etmeyi ve toplumsal cinsiyet eşitliğini geliştirmeyi içeren kapsamlı bir strateji geliştirmek.
Bu akış halinde bir hikâye, tek bir modele bağlı kalmakla ilgili değil, ihtiyaçlara yanıt vererek uyum sağlamaya ve büyümeye devam eden, sürekli gelişen bir dizi modeli temsil eden bir deneme alanını benimsemekle ilgili.
Bu düşünce o zamandan bu yana eğitim programları, topluluk geliştirme, sekiz ülkede politika savunuculuğu ve kapsamlı araştırmalar da dahil olmak üzere çok çeşitli akademik ve pratik çabalara evrildi. Bunlar arasında denemeler, makaleler, yazarı olduğum kitaplar, yüzlerce sunum, dokuz önemli küresel konferans, 60’tan fazla ülkenin kuruluşlarıyla ortaklaşa düzenlenen çok sayıda kurs yer alıyor.
Şu anda kuluçka merkezleri, hızlandırıcılar ve topluluk örgütlerinden oluşan bir ağ bu çalışmayı güçlü bir şekilde destekleyerek dijital kooperatif ekonomisinin yeni bir alt araştırma alanı ve küresel bir uygulama topluluğu olarak gelişmesini sağlıyor.
Temizlik kooperatifinde çalışan bir kadın işçinin “Birinin evine gittiğimde patron ben oluyorum” sözlerini paylaşması benim için unutulmaz bir andı. Bu sözler, platform kooperatiflerinin sadece iki katına çıkan geliri üzerindeki olumlu etkisini değil, aynı zamanda öz değer ve özerklik duygusu üzerindeki olumlu etkisini de gösteriyordu. İşte bu gibi hikâyeler bana her sabah bu bitmemiş deney üzerinde çalışmak için güç veriyor.
Platform kooperatif sektörünün gelişimi ne durumda?
Drivers Cooperative, e-Kethi, CoopCycle, Stocksy United, Smart ve Kerala Food Platform gibi örneklerle platform kooperatif sektörü son yıllarda çok değişti. Bu kooperatiflerin büyüklükleri farklı. Drivers Cooperative’in 9.000 kayıtlı sürücüsü, Stocksy’nin 1.800 sanatçısı, Smart.co-op’un 35.000 üyesi var, Kerala Food Platform platformlarına 11.000 küçük çiftlik eklemeyi hedefliyor. Birçoğu nispeten küçük, genellikle 12 ila 30 üyeden oluşurken, daha büyük platform kooperatiflerinin faaliyet gelirleri 6 milyon ABD doları ila 200 milyon ABD doları aralığında.
50 ülkede, ki bu dikkate değer bir sayıdır, yürütülen projelerle platform kooperatif hareketi, komşu girişimlere ilham veren küresel bir güçtür. İşçi sendikaları, hukuki savunuculuk grupları, araştırma enstitüleri, resmi kurumlar ve STK’lar gibi yapılar eğreti çalışanların haklarını savunuyor, ancak etkilerini değerlendirirken şunu sormalıyız: “Neye kıyasla?” ve “şu anda bu işçiler için somut sonuçları kim sağlıyor?”
Bu hareket pek çok insana dokundu; etkinliklerimize çevrimiçi ve çevrimdışı en az 300.000 kişi katıldı ve yüz binlerce çalışan ve kullanıcıya ulaştık. Ve daha yapacak çok işimiz var.
Bazıları için ilerlememiz çok yavaş ve tüm platform kooperatiflerinin başarılı olamadığını kabul etmek önemli; Ampled, başlangıçta kendileri hakkında yapılan yaklaşık 2.000 haberle potansiyel “Google katilleri” olarak tanıtılmasına rağmen kısa bir süre önce kapılarını kapattı. Platform kooperatifleri dijital ekonominin çeşitlendirilmesinde bir rol oynamakta. Ancak açık bir şekilde, hâkimiyet hâlâ büyük teknoloji şirketlerinde. Tarihsel olarak, kooperatifler tekelleri yıkmaktan ziyade karşılıklı yardıma odaklanmış ve genellikle şirketlerle birlikte var olmuştur, ancak bu geçmiş onların geleceğini tanımlamak zorunda değildir.
Platform kooperatifleri ile daha geniş kapsamlı kooperatif hareketi arasındaki ilişkinin nasıl gelişeceğini düşünüyorsunuz?
Bu soru ikisi arasında bir uçurum ya da ayrım olduğunu düşündürebilir, ancak bu her zaman doğru değildir. Platform kooperatifleri bazen kooperatif olarak birleşseler de çoğu zaman yasal olarak birleşemezler. Ve çeşitli platform kooperatifleri genel kooperatif hareketinden fayda sağlamıştır. Örneğin Drivers Co-op, Kooperatif Bankası’ndan kredi alırken Fairbnb de Lega coop’tan benzer bir destek aldı. Brezilya’da hem kurumsal hem de kurumsal olmayan platform kooperatifleri bir arada var olmakta ve OCB onların yasal olarak tanınması için aktif lobi faaliyetleri yürütmekte. CICOPA yakın zamanda Bologna’da bir etkinlik gerçekleştirdi.
Bunun da ötesinde, kooperatif birlikleri ve federasyonları BM ve Dünya Bankası gibi forumlarda kooperatifler için lobi faaliyetleri yürütmekte. En önemlisi, demokratik bir dijital ekonomi için her biri farklı roller üstlenen savunucuları kucaklayan hareket, katı ideolojik veya dini baskılar tarafından engellenmeden ilerlemiştir.
Start.coop, Unfound, Platform Kooperatifleri Almanya ve Avustralya’daki Incubator.coop, yeni kurulan kooperatiflerin iş becerilerinin geliştirilmesine yardımcı olmuştur. PCC kurslar açmakta, araştırmalar yürütmekte ve her yıl küresel bir topluluk buluşmasına ev sahipliği yapmaktadır. Mondragon Üniversitesi’nin MTA’sı ile ortaklaşa olarak dört kez gerçekleştirilen pandemiye yanıt kursundan başka PCC, 2023 baharında 45 kooperatif ortağının katıldığı bir Platform Kooperatifi Okulu düzenlemiştir.
Kooperatif federasyonlarının dışında, belediyelerle kurulan ilişkiler, San Diego’dan New York Anakent’e, Trivandrum ve Kochi’den Araraquara’ya kadar yerel ve küresel bağlamlar arasında köprü kurarak genç platform kooperatifleri için birer dönüm noktası olmuştur.
Başlıca zorluklar nelerdir?
Tıpkı diğer işletmeler gibi platform kooperatifleri de birçok zorlukla karşılaşıyor ve müzisyenlerin platform kooperatifi olan Ampled örneğinde olduğu gibi başarısız da olabiliyorlar. Finans kaynaklarına erişim, teknik zorluklar ve karmaşık yerel düzenlemelerle boğuşmak gibi çeşitli engellerle karşılaşıyorlar. Ayrıca çeşitlilik, kooperatif modellerine karşı önyargılar ve adil olmayan rekabet alanı gibi sorunlarla da uğraşıyorlar. Ancak bu zorluklara büyük bir dayanıklılık ile göğüs geriliyor. Platform kooperatifleri ekip oluşturmaya, dijital okuryazarlığa ve diğer toplumsal hareketlerle ittifaka önem veriyor.
Platform kooperatif hareketi için bundan sonra neler görmek istersiniz?
Ortak dijital altyapıya, belediyelerle yakın çalışmaya ve dayanışma ekonomisi genelinde yakın ittifaklara odaklanıldığında, platform kooperatiflerinin sağlıktan eğitime kadar çeşitli sektörlerde gelişebileceği bir ekosistem.
Co-op News hem ortak hem de kişisel çabalarımıza dikkat çekerek bizi çok destekledi; teşekkür ederim. Kooperatif ilkelerinin dijital ekonomiyi derinden dönüştürme potansiyeline sahip olduğunu, kooperatiflerin de dijital dönüşümle birlikte kaçınılmaz olarak değiştiğini savunuyorum. Bu vizyon, kökleri karşılıklı yardımlaşma ve sintropi duygusuna dayanan çoğulcu bir dijital ortaklığın kurulmasının altını çizmektedir.
Not 1: Miles Hadfield’in 3 Kasım 2023 tarihinde Coop News internet sitesinde yayımlanan “Meet … R. Trebor Scholz, founding director of the Platform Cooperativism Consortium” başlıklı yazısından Murat Soysaraç tarafından çevrilmiştir. Erişim
Not 2: Öne çıkan görsel, Platform Cooperativism Consortium