OECD Yerel İstihdam ve Ekonomik Kalkınma (LEED) programı, İtalyan kooperatiflerinin verimliliğini uzamsal olarak inceleyen bir rapor yayınlanmıştır (OECD, 2021). Raporun başlangıç tespitlerinden biri, pandeminin, paydaşların krizlere dayanma kabiliyetlerini arttıran sosyal ekonomi sektörü ve kooperatiflerin önemini ortaya çıkardığıdır. Bu önemin gelecek için daha dayanıklı organizasyonel biçimlerle sonuçlanabilmesi için ise verimliliğin bölgesel, sektörel ve ölçek bakımından analizinin gerektiği belirtilmektedir.
İtalya, 2017 yılı istatistiklerine göre toplam istihdamın %6,6’sı demek olan bir milyondan fazla kişiyi istihdam eden 57 bin kooperatifi ile kooperatifçiliğin halen çok önemli olduğu bir ülkedir. Bölgesel dağılımı çeşitlilik gösteren kooperatiflerde, istihdam oranı bakımından kuzeydekilerin daha büyük olduğu görülmektedir. Kooperatif girişimlerinin ulaşım ve tarım-gıda, sosyal kooperatiflerin ise eğitim, sağlık ve bakım alanlarında istihdama katkı yaptığı başka bir bulgudur. Kooperatiflerdeki istihdamın yapısında ise tam zamanlı çalışmanın yine daha çok kuzey bölgelere özgü olduğu ve tüm bölgelerde 30 yaş altı ve kadın istihdamının diğer girişimlere nazaran kooperatiflerde daha fazla olduğu tespit edilmektedir.
Raporda verimliliğin analizi için emek verimliliği ve çok faktörlü verimlilik olmak üzere iki ana gösterge kullanılmaktadır. Her iki göstergenin de kooperatif verimliliğini olduğundan az tahmin etme sorunu taşıdığı söylenmekle birlikte bölgesel ve diğer sektörler ile mukayeseli analiz bunlara dayanarak yapılmaktadır. Buna göre, 2012’den 2017’ye kadar kooperatif girişimlerinin ve sosyal kooperatiflerin verimliliği stabil bir seyir izlerken, diğer sektörlerin verimliliğinde bir artış gözlenmiştir. Kooperatiflerin diğer sektörlere nazaran daha verimsiz olduğu tespiti, Umbria, Emilia Romagna ve Toskana olmak üzere üç bölgede geçerli değildir. Genel göreli daha az verimlilik tespitini sektörel bazda ihlal eden iki çarpıcı sonuca göre ise ticaret ve inşaatta kooperatif işletmeleri diğer işletme türlerine göre ve eğitimde sosyal kooperatifler kooperatif olmayanlara göre daha verimlidir.
Raporun devamında, kooperatif verimliliğinin hangi bölgesel karakteristiklere göre değiştiğini anlamak için çoklu regresyon analizi yapılmıştır. Modelde sosyal sermaye ve güvenlik, emek piyasaları ve işgücü ve sanayi yapısı ve iş dinamizmi olmak üzere üç ayrı temel bölgesel faktör dikkate alınmıştır. Analizden ortaya çıkan birinci sonuç, güven seviyesinin düşük olduğu bölgelerde kooperatiflerin sayıca fazla olup daha yüksek istihdam oranına sahip olma eğiliminde olmalarıdır. Yine, zayıf emek piyasasının olduğu ve tarım ve kamu hizmetlerinin yoğun olduğu yerlerde çok sayıda kooperatif olduğu görülmüştür. Bölgesel faktörlerin, firmanın büyüklük, yaş ve sektörü kontrol edildiğinde dahi verimliliği doğrudan etkiledikleri gösterilmektedir. Bu bağlamda, daha az yolsuzluğun olduğu, daha inovatif ve küresel bağları daha güçlü bölgelerde kooperatif girişimlerinin verimliliğinin daha yüksek olduğu iddia edilmektedir. Kooperatiflerin dijital teknolojileri adaptasyonunda ise daha yolun başında oldukları, yarısından çoğunun herhangi bir yenilik yapmadığı söylenmektedir.
Raporun sondan bir önceki bölümünde, kooperatiflerin yine çok güçlü olduğu başka bir Akdeniz ülkesi olan İspanya ile kıyaslama yapılmaktadır. 2017 istatistiklerine göre İspanya’da yaklaşık 20 bin kooperatif vardır ve bu kooperatifler, toplam istihdamın %1 ila %2,7 arasında bir oranını kapsamaktadır. Kooperatif istihdamının yarıdan fazlası Bask bölgesindedir. İtalya’nın tersine İspanyol kooperatifleri – özellikle Bask bölgesindekiler – diğer işletmelere nazaran daha verimlidir. İtalya ile benzer şekilde, verimlilik büyüklük ile ilişkilidir ve daha büyük kooperatifler daha verimli çalışmaktadır. Bask bölgesindeki toptan ve perakende ticaret, eğitim ve bilgi yoğun iş sistemleri sektörlerindeki büyük kooperatifler verimlilik bakımından birinci sıradadır.
İki büyük Akdeniz ülkesindeki kooperatifleri verimlilik bakımından kıyaslayan raporun sonunda kimi politika önerileri de getirilmektedir. Veri, farkındalık, yönetişim ve araçlar olmak üzere dört başlıkta toplanan önerilerin tek bir paket olarak düşünülmesi gerektiği söylenmektedir.
Gündeme Taşınan Öneriler
· Veri başlığında; kooperatif verimliliğinin temel göstergelerinin daha iyi tanımlanabilmesi için kanıt temelli ve firma bazlı veri sistemlerinin genişlemesi, veri standardizasyonunda ilerlenmesi, ulusal bazda farklı veri kaynaklarının birleştirilmesi, denetim raporlarının erişilebilir olması · Farkındalık başlığında; kooperatiflerin içkin iktisadi değeri konusunda kamu bilincinin arttırılması, toplumsal etki ve verimliliğin bir arada olabileceği fikrinin güçlendirilmesi, kooperatiflerin istihdam ve dayanıklılığa katkısının öne çıkarılması, küçük kooperatiflerin desteklenmesi · Yönetişim başlığında; bakanlıklar arası koordinasyonun sağlanması, kooperatif ekosistemi temsilcilerinin diyalog ve danışma mekanizmalarına katılımı, çok paydaşlı bir tartışmanın sürdürülmesi · Araçlar başlığında; dijitalleşme ve yenilik konusunda kooperatiflerin bilgilendirilmesi, gelir çeşitliliğinin sağlanması, sağlık ve bakım gibi sosyal olarak hassas sektörlerdeki kooperatiflere özel ilgi gösterilmesi |
OECD’nin bu raporu kooperatifçiliğin ülkemizde de örnek alınarak kıyaslandığı iki Akdeniz ülkesi üzerine kapsamlı bir fotoğraf sunmaktadır. Kooperatiflerin başta istihdama katkıları sayesinde sosyal faydalarının, özellikle eğitim ve bakım gibi insan odaklı sektörlerdeki önemli yerlerinin ve bölgesel etkinin belirleyiciliğinin vurgulandığı bu raporda, kadim verimli(siz)lik sorunsalı da analiz edilmiştir. Kooperatiflerin, diğer işletme/örgütlenme biçimlerine göre kısmen verimsiz olduğu görülse de bunu ihlal eden sektör, bölge ve örneklerin varlığı, bunun genel kural olarak kabul edilemeyeceğini de göstermektedir. Rapor, aynı anda hem verimliliğin nasıl arttırılabileceği hem de sosyal ekonominin sağladığı diğer faydaların korunabileceği bir durumun olanaklılığını sorgulayarak yeni pencereler açmaktadır. Aynı anda bu iki hedefin tutturulmasının çok kolay olmasa da mümkün olabileceğinin İtalya gibi bölgesel, sektörel ve bürokratik çeşitliliğin bol olduğu bir ülkede dahi gösterilmesinin önemini, ülkemiz kooperatiflerini düşünürken dikkate almak yerinde olacaktır.
OECD. (2021). The spatial dimension of productivity in Italian cooperatives. Local Economic and Employment Development (LEED) Papers 2021/02. Erişim
Kooperatiflerin yaşı! Bence önemli bir değişken olacaktır. Verimlilik mi, istihdam ve dayanıklılık (uyumlanabilme) mi sorusuna yanıtım ikinciler olurdu. Çünkü yenilik potansiyeli hep gizli varlık olarak yer alabilir. Kaldı ki kooperatiflerin ölçeği ile verimlilik ilişkisi ortaya çıkmış. Ne güzel. Dayanabilen ve (katılma kısıtsızlığıyla) büyüyen kooperatifler sonunda verimli de olacak, yeniliklere de açılacak.
Önemli olan öncelikle sürdürülebilir ve çok sesli yapılanmalar gibime geliyor hep.