Yerel yönetimlerin kamu alımları ile ekonomi üzerinde yarattıkları etki büyük. Satın alma rehberi niteliğindeki yeni bir rapor, sürdürülebilirliği kamu ihalelerinin bir parçası haline getirerek döngüsel bir ekonomiye destek olmanın ipuçlarını veriyor.
Yeni bir rapor, belediyelerin döngüsel ekonomiyi kamu ihalesi uygulamalarıyla nasıl birleştirebileceklerini ana hatlarıyla özetliyor.
Yerel yönetimler alımlarını gerçekte nereden yapıyorlar?
Yeni bir spor merkezinin inşa edilmesinin kabul edilmesi ve bunun gerçekleştirilmesi arasında, yerel yönetimler çok miktarda para harcamak zorundadır. Spor ekipmanları ve inşaat malzemelerinden bunların planlandığı toplantılarda sunulan için çay, kahve ve yemeğe, odanın bir köşesinde istifli sandalyelere kadar.
Kamu ihaleleri – yerel yönetimlerin mal ve hizmetleri satın almak için kullandıkları süreç – şaşırtıcı şekilde Avrupa Birliği GSYH’sının %14’ünü oluşturuyor. Hammadde kullanımımızın Dünya’nın kaynaklarını her yıl daha hızlı aştığı bir dönemde, her sektör, atığı azaltmak ve döngüsel bir ekonomi inşa etmek için sürdürülebilir uygulamalara geçiş yapmalı.
Akıllarında bu fikirle, Bremen’deki 2011 Almanya Adil Ticaret Sermayesi, “Satın Almadan Öte: döngüsel ekonomi ilkeleri sürdürülebilir kamu ihalesi politikalarını ve uygulamalarını nasıl destekleyebilir” adlı yeni bir raporu kabul etti. Amaç, belediyelerin döngüsel ekonomi ilkelerini kendi satın alma politikalarına ve uygulamalarına nasıl dâhil edebileceklerini ana hatlarıyla çizmekti. Rapor ayrıca, ihale süreci boyunca bu çabaları ve ana akım sürdürülebilirliği desteklemek için politika tavsiyelerinde bulunuyor.
Döngüsel ekonomiye giriş
Döngüsel ekonomi – gezegenin doğal kaynaklarını aşmayan ve kimsenin yaşamsal temel gerekliliklerden yoksun kalmayacağını garantileyen bir ekonomik sistem – kamu satın alımlarını yürütenlerin sürdürülebilir satın almanın daha kapsamlı bir tanımını benimsemeleri için kullanışlı bir yaklaşımdır.
AB düzeyindeki mevzuat, döngüselliğin ana akıma taşınmasının zeminini hazırlamıştır. AB’nin 2020 Döngüsel Ekonomi Eylem Planı’nda, AB, “sektörel mevzuatta asgari zorunlu yeşil kamu alımı (green public procurement, GPP) ölçütlerini ve hedeflerini” taahhüt etmektedir. Sadece satın alma aşamasında sürdürülebilirlik ölçütlerini kontrol etmek yerine, döngüsel bir tedarik süreci “ihaleye çıkanlar ihtiyaçlarını tanımladığında başlar ve ürünler tekrar kullanıldığında veya geri dönüştürüldüğünde biter” (AB’nin döngüsel ekonomi platformuna göre).
Bu, ihaleye yeni bir yaklaşım anlamına geliyor. Öncelikle, olabildiğince az kaynak kullanarak alıcının ihtiyaçlarını tatmin etmenin yollarını değerlendiren – örneğin, elde olan materyalleri mümkün olduğunca tekrar kullanan ve geri dönüştüren – bir yaklaşımdır.
Sürdürülebilir gelişme için bir araç olarak kamu ihaleleri
2030 Gündemi ve Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları, sürdürülebilir satın almanın, sürdürülebilir tüketim ve üretim modellerine katkıda bulunmaktaki önemini açıkça belirtmektedir.
Yerel yönetimler, ihaleyi olumlu değişim için bir araç olarak kullanma fırsatını kaçırmamalılar. Doğal kaynakların aşırı tüketimi sorununu ele alma konusundaki acil ihtiyaç, tüm departmanlar ilişkiliymiş gibi davranma ihtiyacını yansıtıyor: Çevre ve toplum departmanları, sürdürülebilir işletmelerle birlikte çalışarak insanlara ve gezegene yararı olacak bütüncül uygulamalar geliştirecek.
Döngüsel ve adil ihale nasıl gerçeğe dönüştürülebilir?
Sürdürülebilir satın almanın potansiyelini göstermek için rapor, uygulamalarıyla döngüselliğin öncülüğünü yapmış dört kenti örnek olarak veriyor: Danimarka’da Aalborg, Belçika’da Ghent, Almanya’da Ludwigsburg ve İsveç’te Malmö.
Rapor, bu vaka çalışmalarını ve önceden yapılmış araştırmaları kullanarak, yerel yönetimlerin nasıl kendi döngüsel ekonomi ihale stratejilerini yaratabilecekleriyle ilgili ayrıntılı bir rehber ortaya koyuyor: Belli bir ürüne olan ihtiyacı belirlemekten tedarikçilerle uzun süreli ilişkiler kurmaya kadar. Fakat döngüsel ihaleyi ana akımlaştırmak için yerel ve ulusal düzeydeki politika yapıcıların ele alması gereken bir takım engeller var. Döngüsellik, ‘sürdürülebilir’ olarak değerlendirilen ihale ölçütlerinin zorunlu bir parçası değil – ki bu kriterler, şu anda sürdürülebilirlik düzenlemelerini gevşek bir şekilde içeriyor. Ayrıca yerel yönetimlerin döngüsel ekonomiyi uygulamalarına dâhil etme ve özel sektörle yeni ilişkiler kurma kabiliyetlerinde ciddi bir beceri eksikliği var.
AB, gıda ihalelerinde döngüsellik, adalet ve sürdürülebilirlik ölçütlerini zorunlu yapmayı planlıyor ama bu tüm sektörler için kural olmalıdır. AB ayrıca, beceri açığını kapatmak ve 2014 AB Kamu Alımları Direktifinin ulusal mevzuata dönüştürülmesini desteklemek için yerel tedarikçilere ve politika yapıcılara eğitim sunmalıdır.
Sürdürülebilir ve döngüsel satın almanın temeli atıldı. Şimdi, yerel politika yapıcıların ve ulusal mevzuatın, adil ve yeşil bir gelecek için insanlara ve gezegene hizmet edecek döngüsel uygulamalara öncülük etmek üzere birlikte çalışmalarının zamanıdır.
Raporun tamamını İngilizce veya Almanca indirebilirsiniz.
Sorularınız için lütfen Alice Sinigaglia ile iletişime geçin: sinigaglia@fairtrade-advocacy.org
Not 1: Fair Trade Towns International sitesinde 22 Temmuz 2021 tarihinde yayımlanan “Think Globally, Act locally: A new guide to sustainable procurement for local authorities” başlıklı yazıdan Murat Soysaraç tarafından çevrilmiştir. Erişim
Not 2: Öne çıkan görsel, Photo by Viktor Talashuk — Unsplash