Devlet ve Kooperatif İşbirliği Fırsatlar Sunuyor
Afrika Kooperatifleri Bakanlar Konfernası’nda “21. yüzyıl, Afrika’nın dünyanın en hızlı büyüyen bölgesi haline gelmesiyle birlikte, kooperatif hareketini heyecan verici fırsatlarla sağlıyor. Devlet ve girişimler kooperatifleri desteklemek için birlikte çalışırlarsa, endüstri sürdürülebilir kalkınmayı ve gelişmeyi gerçekleştirecek. Ayrıca Afrika’nın hareketinin farklı segmentlerinde gösterdiği performansa ilham verecek” denmişti. Bununla birlikte, uzun yıllardır, Afrika’daki kooperatifler, sömürge döneminden sonra hükümet müdahalesi ile uğraştılar. Hazel Johnson ve Linda Shaw tarafından 2014’te “Kalkınmada Kırsal Kooperatifleri Yeniden Düşünmek: Politika Alanına Giriş” adlı bir çalışma yayınlandı. Burada belirtildiği gibi, bu mirasın performansları üzerinde uzun süreli bir etkisi vardı ve etkilerini sınırladılar.
Johnson ve Shaw, “Birçok kooperatif, genel olarak yerel elitler tarafından ele geçirildi. Liberalleşme ve yapısal uyum, daha önce devlete bağımlı olan kooperatifleri daha da zayıflattı.” diye yazdı çalışmalarında. Afrika kooperatiflerinin, yalnızca yasal ve politik çevre açısından değil, aynı zamanda faaliyet gösterdikleri sektörler açısından da sömürge miraslarıyla korunduğunu eklediler. Doğu Afrika’da, yakın zamana kadar, baskın türdeki kooperatifler kahve ve pamuk gibi ihracat ürünlerinde uzmanlaşmışlardır. Johnson ve Shaw, Uluslararası Çalışma Örgütü tarafından yayınlanan Afrika, Belçikalı ve Fransız sömürgeci rejimlerinin, hala farklı yasal çerçevelerin ardında bırakıldığını iddia eden bir kooperatif çalışmasını vurgulamaktadır. Örneğin, İngiliz modeli, tüm kooperatifler için bir yasa, ayrı bir kooperatif bakanlığı ve tek bir ulusal gövde gibi “birleşik model” olarak nitelendirilmiştir. ”. Erişim