Artizanlar Kooperatifi, el işi eşyalar üreten kişilerin yaptıklarını satmaları için kurulan bir platform kooperatifi. Özel şirketler tarafından işletilen platformların zanaatkâr ve sanatçılardan talep ettiği standartların ve komisyonların adil olmadığını düşünenler tarafından, daha demokratik bir alternatif olarak tasarlanmış.
Hepimizin başına gelmiştir: Bir kuruluş ya da hizmet iyi hatta harika başlar ve zaman geçtikçe ya maliyetler ve ücretler artar ya da kalite düşer.
Daha hızlı üretim, daha ucuz emek ve daha düşük kalite talep eden egemen bir ekonomi bağlamında (hepsi de bir işletmenin yarattığı gerçek değerle pek ilgilenmeyen hissedarlara zenginlik aktarmak uğruna), insanların her tür perakende kuruluşuna şüpheyle yaklaşması anlaşılabilir bir durum.
Bu, güçlükle kazandıkları becerileriyle geçimlerini sağlayan üreticilerin, bu egemen iş ahlakına meydan okumak için nasıl bir araya geldiklerinin ve kurdukları kooperatifin hikâyesidir. Bu girişim, üreticilere, müşterilere ve işletmeyi yürüten çalışanlara hizmet etmek için güven hızında büyümeyi hedefliyor.
Etsy Grevi ve Artizanlar Kooperatifi
Şubat 2022’de Etsy’de dükkân sahibi olan pek çok sanatçı ve zanaatkâr, önce kâr diyen bir anlayışın yarattığı sorunları derinden hissediyordu. 2015’te Wall Street’te halka açık bir şirket haline gelen Etsy, 2021’de kâr rekoru kırdığını açıklamıştı. Ancak şirket, bu açıklamasıyla aynı anda (aynı üç aylık kazanç raporunda) işlem ücretlerinde satıcıların kârını eritecek %30’luk bir artış olacağını duyurdu.
Deri işçisi ve yazar Valerie Schafer Franklin, “İnsan üzülüyor,” diyor ve ekliyor: “Hem her zamankinden daha fazla kâr elde etmişlerdi hem de satıcılardan kestikleri komisyonları arttırıyorlardı.”
Buna karşılık binlerce Etsy mağazası Nisan 2022’de bir grev için bir araya geldi. Grev bir hafta sürdü, ancak Etsy sonuç olarak herhangi bir değişiklik yapmadı. Ne komisyonları değiştirdi ne de bir taviz verdi. Grev umurunda olmadı.
Greve katılmış olan Schafer Franklin, “grevden sonra bundan sonra ne yapacağımıza karar vermeye çalıştığımız bir süreç yaşandı,” diyor. “Wall Street’e karşı kürek çekmek istemedik. Meşgul, çalışan, küçük işletme sahipleri ve zanaatkârlar olarak sınırlı enerjimizi harcamaya değmeyecekti. Kendi alternatifimizi yaratmaya karar verdik. Onu kullanan ve seven insanların sahip oldukları ve yönettikleri bir kooperatif.”
Bu platform, Artisans Cooperative (Artizanlar Kooperatifi), Ekim 2023’te, tatil sezonu öncesinde pazar yerini açtı. Burası sanatçıların ve üreticilerin mallarını listeleyip satabilecekleri ve bir işletmeyi ortaklaşa yürütebilecekleri bir yer. Müşterilerin, özen ve ustalıkla yapıldığına güvenebilecekleri gerçekten eşsiz ürünlere bakıp bulabilecekleri bir yer.
“El yapımı” gerçekte ne demek?
Pazar yerinin gerçekte el yapımı olmayan ürünlerle dolmadığından emin olmak için Artizanlar Kooperatifi özgün kriterler kullanıyor. Bu üç kriterden biri, platformda satılan malların “riskli işçilik” ile üretilmiş olması gerektiği. Sanatçı David Pye’a ait bu fikir, Artizanlar Kooperatifi’nin internet sitesine göre, “özünde, sürecin bir noktasında sanatçının eseri mahvedebileceği anlamına geliyor.”
Shafer Franklin, “Tanımımız, el sanatları teorisi ve sanat teorisi hakkında birkaç farklı teori okuyarak oluşturuldu” diyor. “Risk işçiliği zanaatkârlar arasında gerçekten bir karşılık buldu. Bunu kime söylesek, ‘Evet! İşte bu!’ dedi.”
Platformda 3D baskılı ürünlere izin veriliyor mu? Şaşırtıcı olabilir ama evet. Lazer kazıyıcılar veya elektrikli matkaplarla yapılan el işleri için de aynı şey geçerli. Aletlere, bir dereceye kadar otomatik olsalar bile izin veriliyor. Shafer Franklin, “Soru şu: Riskli işçilik altında orijinal, özgün bir şey mi yapıyorsunuz?” diyor. “Sitemizdeki üç boyutlu yazıcılar ile çalışanların ‘bunun orijinal ya da özgün olmadığını biliyorum çünkü bu standart bir şablon ya da her neyse’ gibi bir yaklaşım sergileyeceklerine güveniyoruz.”
Zanaatkârlar, kendilerininkine benzer beceriler veya el sanatları sunan yeni satıcıları inceleyip onaylıyorlar. Yeni satıcılara kendi kooperatif ortaklıklarına katkıda bulunan puanlarla ödeme yapılıyor. Bu inceleme süreci, el yapımı politikasını ihlal edebilecek ürünler sunduğu için defalarca rapor edilen satıcıları değerlendirmek için de devreye giriyor.
Çok paydaşlı kooperatif modeli
Bir kooperatif olduğu için zanaatkârlar kooperatifin sahibi ortaklarıdır. Bu da ortakların karar verme yetkisine sahip oldukları ve platform kâr ettiğinde bundan pay alabilecekleri anlamına geliyor. Bu aynı zamanda ortak olmanın kooperatife bir şeyler koymayı gerektirdiği anlamına da geliyor. Artizanlar Kooperatifi, bir puanın bir ABD dolarına eşdeğer olduğu bir puan sistemi kullanıyor ve ortak olmak 1000 puana mal oluyor.
Kocasıyla birlikte Pixie Wolf adlı bir işletme sahibi olan Miya Kressin, “bunun gerçekten harika bir fikir [olduğunu düşünüyordum] ama o anda yatırım yapacak kadar paramız yoktu,” diyor. Kressin kitaplar yazıyor, reçineden eşyalar yapıyor; kocası ise kalay ve camdan eşyalar yapıyor.
İşte o zaman, ortak olmak için puan kazanmanın başka yolları olduğunu ve bunun 1.000 dolarlık bir harcamayı karşılayamayanlar için daha uygun olduğunu öğrendi.
Bu, zanaatkârların kooperatife becerileriyle katkıda bulunarak saat başına 25 puan kazandıkları alın teri sermayesi olarak adlandırılıyor. Kressin, kısa süre önce kooperatif çalışanlarıyla, becerilerini bu şekilde kullanarak ortak olmak konusunda konuştuğunu söyledi. “Ben ev hanımı bir anneyim, [ve] büyük ölçüde engelliyim. Haftada birkaç saatimi muhasebecilik ve sosyal medya işlerine ayırabilirim.”
Kooperatif ortaklığına yönelik puan kazandıran, platformdaki satışlar ve platforma yönlendirmeler gibi başka faaliyetler de var.
Artizanlar Kooperatifi’nin bir diğer ayırt edici unsuru da çok paydaşlı bir kooperatif olması. Okuyucular, işçi kooperatifleri olarak yönetilen işletmelere aşina olabilir ve hatta tüketici kooperatiflerine (örneğin kooperatif marketleri ve kredi birlikleri) üye olabilirler, ancak çok paydaşlı kooperatifler biraz daha az yaygın olup bu iki modeli birleştirirler. Ayrıca, diğer paydaşlara da kuruluşun nasıl yönetileceği konusunda söz ve oy hakkı sunabilirler.
Halen Artizanlar Kooperatifi’nin yaklaşık 300 zanaatkâr paydaşı ve destekçi (müşteri) paydaşı bulunmakta olup, kooperatif ücretli personel istihdam edebilecek duruma geldiğinde personel paydaşları da kapsayacak şekilde genişlemesi planlanmaktadır.
Şu anda, zanaatkârlar platformda yalnızca kooperatife ortak olma sürecindeler ise satış yapabiliyorlar, ancak gelecekte bunu değiştirme planları var. Yeni platformda mevcut aksaklıklar giderildikten sonra, kooperatif, başlangıçta ortak olmak için çalışmayı düşünmeseler bile zanaatkârların platformda satış yapmalarına olanak tanıyacağını ve bunun için bir bekleme listesi olduğunu söylüyor.
Destekçiler, Artizanlar Kooperatifi için bir diğer önemli ortaklık sınıfıdır. Shafer Franklin, bir destekçi ortağın “… alışveriş yapan bir müşteri olabileceği gibi, zanaatkârlar için bu seçeneği desteklemek isteyen kâr amacı gütmeyen bir kuruluş, bir topluluk, bir örgüt ya da değerlerle uyumlu bir ajans da olabileceğini” belirtiyor. “Bu, zanaatkâr pazar yerinde paydaş olan kişilerin dahil olabilmesine olanak tanıyan çok özgür ve esnek bir kategori.”
Destekçi ortaklar kooperatifin karar alma sürecinde söz sahibi olup platformun kârından pay alabiliyor. Ayrıca destekçiler, düzenli alışveriş yapanlara kıyasla topluluk toplantılarına daha fazla katılım hakkına sahip oluyor.
Shafer Franklin, “bir kooperatifte durum çok basit: Bir ortak, bir oy” diyerek modelin daha az finansal varlığa sahip olanlar için nasıl daha adil olduğunu açıklıyor. “Oysa tipik bir işletmede, kurucu olarak başlangıç sermayesinin %20’sini koymuş olsaydım, bir oy yerine bir oyun %20’si değerinde oya sahip olurdum.”
Artizanlar Kooperatifi bir kooperatif olarak kurulmuştur ki bu Amerika Birleşik Devletleri’nde pek yaygın değildir. Bunun için Birleşik Devletler İşçi Kooperatifleri Federasyonu‘nun rehberliği ve kooperatif hızlandırıcı Start.coop‘un desteği ve yasal masraflar için finansmanı da dahil olmak üzere pek çok adım atılmıştır.
Politikaların gerçekten bir şeyler üretenler tarafından tasarlanması ve uygulanması, yeteneklerini henüz bir ticarete dönüştürmemiş olanların ve çeşitli nedenlerle bir makine kadar hızlı çalışamayan sanatçıların gözünde platformu daha davetkar hale getirmiş.
Seattle dışında eşiyle birlikte yaşayan trans, kuir ve engelli bir sanatçı olan Lee Cattarin, Etsy’nin satıcıların mesajlara her zaman 24 saat içinde yanıt vermesini gerektiren politikasının ruh sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerinden bahsederek, “Etsy’ye girmekten gerçekten çok korkuyordum çünkü [hakkında] mesajlara belirli bir zaman diliminde yanıt vermeniz gerektiği gibi şeyler biliyordum” diyor.
“Ben tişört baskısı yapıyorum,” diye açıklıyor Cattarin. “Bu tişörtleri önceden stoklamaya izin verecek kadar talebim yok ve çok çeşitli stillerde çok farklı tasarımlar basıyorum. Bu yüzden bir sipariş aldığımda, birkaç siparişin birikmesini bekliyorum. Bu boş tişörtleri sipariş ediyorum, basıyorum ve ardından kargoya veriyorum. Ve bu zaman çizelgesi, mürekkebin kuruma süresiyle birleştiğinde, kullandığım mürekkebin tamamen oturması için bir hafta beklemesi gerekiyor… Etsy bundan nefret ederdi. Etsy beni çok fena cezalandırırdı.”
Artizanlar Kooperatifi’nin Discord sunucusu, kooperatife nüfuz eden nezaket ve topluluk duygusu ile Etsy’ninki arasında bariz bir fark olduğunu gösteriyor.
“Arkadaşlar edindim. Çok sayıda bağlantı kurdum. Sanat camiasıyla daha fazla ilişki kurmak, beceriler edinmek ve başkalarına yardım etmek açısından gerçekten çok iyi oldu,” diyen Cattarin, kendi şehrindeki kooperatiflere daha fazla katkıda bulunmak konusunda da hevesli. “Gücü, işi gerçekten yapan insanların eline vermeye çalışan her şeyi gerçekten seviyorum.”
Not 1: Aaron Fernando’nun 20 Kasım 2023 tarihinde Shareable’da yayımlanan “Artisans Cooperative: An Etsy alternative, owned and run by artists and makers” başlıklı yazısı Murat Soysaraç tarafından çevrilmiştir. Erişim
Not 2: Öne çıkan görsel, Start.coop